Yıllar yıllar önceydi bu şarkıyı sevişim... Daha Oya - Bora bile değillerdi. Grup Denk idi adları...
Hep takılırdı dilime "buruna bak da etkilenme, Kaf Dağı'nda pencere."
Ne güzel şarkı bu...
"yeri delen yıldırımlardan bi' haber bacakların
karabiber tozu yutmuş gibi bi' hoş dudakların
buruna bak da etkilenme kaf dağında pencere
ama üzülme yine süzülme çünkü sen bi' tanesin
ele güne nispet yapar gibi çökünce rehavet
yaradılışta istiare var, rüyada keramet
inadının neticesi, eğer koparsa kıyamet
ama üzülme yine süzülme çünkü sen bi' tanesin
azar azar yaşar durur hayatının tamamını
deli dolu gülüşlerinde raks eder zamanını
bir iki tatlı söz çeler başındaki darağacını
ama üzülme yine süzülme çünkü sen bi' tanesin
gerekiyorsa fırtına aksi halde bi atalet
semeresi çalışmanın bu yaşta kırış kıyamet
sana sitem serzeniş değil, bu tasvir-i şikayet
ama üzülme yine süzülme çünkü sen bi' tanesin"
29 Ağustos 2009 Cumartesi
16 Ağustos 2009 Pazar
Boş laf!
"Keşke gidişin de, gelişin kadar özel, sözlerin kadar güzel olsaydı
Gitmeden son bir kez
Konuşmak gibi basit, vedalaşmak kadar nazik bir düşüncen olsaydı...
Yaşanan onca sihir, yazılan o ilk şiir...
Her şey ezberden ibaretmiş!
Yaşandı bitti bu film...
Bozuldu aramız, düzelmez artık
Bir macerayı da geride bıraktık
Ben çok yürüdüm, biraz da sen koş
Nasıl istersen; benim için hava hoş!"
Hava Hoş
Ersay Üner
(2009) Herkes Evine / Ziynet Sali
Gitmeden son bir kez
Konuşmak gibi basit, vedalaşmak kadar nazik bir düşüncen olsaydı...
Yaşanan onca sihir, yazılan o ilk şiir...
Her şey ezberden ibaretmiş!
Yaşandı bitti bu film...
Bozuldu aramız, düzelmez artık
Bir macerayı da geride bıraktık
Ben çok yürüdüm, biraz da sen koş
Nasıl istersen; benim için hava hoş!"
Hava Hoş
Ersay Üner
(2009) Herkes Evine / Ziynet Sali
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)